2014-01-07 20:05:09
Osmanlı döneminde kahve kültürünün yaygınlaşmasıyla kulpsuz olan fincanları hem korumak hem de kahve içenin elinin yanmasını önlemek için fincan zarfları tasarlanmıştr.
Madeni malzemeden (altın, gümüş, pirinç) telkari tekniğiyle yapılan fincan zarfları "Zarflı Kadeh" tasarımımızda bize ilham verdi. Kakma, kalem işi veya tombaklama gibi başka metal zarf işleme teknikleri olsa da telkari tekniğini seçme sebebimiz bu yöntemin cam gibi bir malzemenin şeffaflığını kapatmaması, gölge oyunları ve ışık geçirgenliği sağlaması ile kadehin gövdesine yeni bir boyut kazandırmasıdır.
"Telkari (filigre) tekniği altın ve gümüş telleri eğip bükerek desenler yapmaya ve bu tel motiflerini lehim kullanarak birbirlerine veya madeni bir zemin üzerine tutturmaya denir. Filigre işi için genellikle daha kolay eğilebilen yassı tel kullanılır. Fakat yuvarlak kesitli telden veya burma tellerden de motifler yapılıp birbirlerine lehimlenebilir.
Telkari zor bir teknik değildir ancak telkari ustasının, tel motiflerini birleştirirken lehimin ince tellerin üzerine yayılmamasına çok dikkat etmesi gerekir.
Arkeolojik kazılardan çıkan eserler filigre tekniğinin M.Ö.3000'den itibaren Mezopotamya ve Mısır'da ve M.Ö. 2500'den itibaren de Anadolu'da kullanıldığını göstermektedir." (1)
Kaynaklar:
(1) Erginsoy, Ülker, Dr., İslam Maden Sanatı'nın Gelişmesi, Kültür Bakanlığı Yayınları:265, Türk Sanat Eserleri Dizisi:4, İstanbul, 1978, s:37,38.
